Türkiye Turkuaz Yedigölleri

Türkiye Turkuaz Yedigölleri

Turkuvaz - Yedigöller Milli Parkı, Bolu Resmi
Yedi göl, yedisi de birbirinden güzel göl - Turizm Haberleri
Türkiye Turkuaz Yedigölleri ile ilgili görseller
Yedigöller Milli Parkı
Yedi gölde yedi ayrı aşk hikayesi
Günübirlik Yedigöller Turu

Üç aşağı beş yukarı farklı versiyonları da olsa, kalabalıklardan ayrılıp orijinal şeyler peşinde koşanlara tüm dünyada 'kara kuzu ' benzetmesi yapılır.

Yaz döneminde Akdeniz sahillerine ya da Ege plajlarına gitmek yerine ot bile bitmeyen dağları tercih edecek 'kara kuzu'lardansanız, bu rota size göre olabilir.
Türkiye'nin bakir coğrafyalarından Artvin Rize-İspir arasındaki Ovit Dağı'nın güney kısımları barındırdığı volkanik gölleri ile kesinlikle keşfedilmesi gereken bir bölgedir.

Dağların yüksekliği zaman zaman dört bin metreyi buluyor ve küçüklü büyüklü tepeler arasında turkuaz rengi volkanik göller var.
Göllere iki kilometre kadar yakın stabilize yollar mevcut; fakat şunu da unutmamak gerekir ki burası Karadeniz, ve bir yolun bir haftadan fazla sağlam kalması mümkün değil.
Bu sebeple, Yedigöller'e normal bir otomobille gitmek alternatifler arasında değil.
Ancak yüksek bir cip ya da uygun bir arazi aracıyla bölgeye ulaşılabiliyor.
Bir başka seçenek ise Moryayla veya Başköy'den kiralayacağınız katır.
Bu seçenekte göz ardı edilmemesi gereken bir ayrıntı da şu: Katırlar için sizden kimse para istemiyor.

Amerikalı, İngiliz ve İsrailli dağcılar için bu bölge çok gözde; sürekli olarak buraya gelip, birkaç gece kalıyorlar.
İlçeye üç kilometre uzaklıkta muhteşem bir konaklama tesisi var.
Bu güzel tesiste yemek seçenekleri bol. Alkollü içeceğin bulunmadığı tesiste fiyatlar da makul.
Tesisin hemen yanındaki piknik alanında semaverde çay keyfi yapabilirsiniz.
Eh, daha ne olsun?

Bu tesis tam da coşkun Çoruh'un kenarında. Rafting için bot da kiralayabilirsiniz.
Yedigöller; Artvin'in Yusufeli ilçesi ve Rize'ye 70, Erzurum'a 150, Erzurum'un İspir kazasına ise 22 kilometre uzaklıkta.
Erzurum ve Trabzon'da havaalanı mevcut.
İspir'e her gün iki-üç otobüs kalkıyor.
Buraya gelmek için en iyi vakit, haziran ayının on beşinden sonrası ve ağustos ayının sonları.

Yöre halkına göre, dağlara ve göllere çıkarken yanınızda ceviz ve dut bulundurmanız gerekiyor. Gölgeler çok soğuk, açık hava çok yakıcı olabiliyor.
Heybetli olduğu kadar şefkatli de olan dağlar, çimenleriyle, çiçekleriyle gülümsüyor.
Rüzgar ve çağıldayan pınarlar, ahenkli şarkılar dinletiyor.
Kim bilir nice cevher taşıyorlardır koca koca karınlarında yekpare kayalar.
Göllerin içi alabalık kaynıyor.
Mavi gökyüzünde gündüz kartallar, gece yıldızlar dolanıyor.

Gölleri keşfe çıkıp tırmandıkça sisler dağılıyor.
Sisler dağıldıkça Yedigöller'in yedi değil, on-on iki tane irili ufaklı gölden oluştuğuna şahit oluyorsunuz.
Geceleri burada kalma düşüncesi bile ürperti veriyor.
Yaban keçileri, ayılar, tavşanlar, yaban domuzları, çekirgeler, kelebekler, kuşlar, çiçekler ve böceklere emanet ediyorum insanın henüz kirletmediği bu manzaraları.

Tabiatın ta kendisiyle şöyle baş başa kalmak; sırlar fısıldamak, sırlar dinlemek; nice anlatılmaz düşüncelere dalmak; uzanmak çayırlar üzerine, gökyüzüne yakından bakmak; bulutlara ürkütmeden ellerinle dokunmak...
O ne müthiş zevk ki kalem, kelâm aciz kalıyor.
Türkiye Turkuaz Yedigölleri
Paylaş: